DİYARBAKIR

PAYLAŞ

 

    ANA SAYFA

 
 
 

                          GÖRÜNTÜ

26 MART 1916 -  21 ŞUBAT 1917

 

Atatürk Çanakkale’deki görevinden sonra, 1916 yılı Şubat ayı sonlarında 16. Kolordu Komutanı olarak Doğu Cephesinde görevlendirilir. Atatürk, beraberinde Kolordu Kurmay Başkanı İzzettin (Çalışlar), yaveri Cevat Abbas (Gürer), Emir Subayı Şükrü (Tezer), Yüzbaşı Neşet (Bora) olmak üzere, 16 Mart 1916 günü trenle Haydarpaşa’dan, Diyarbakır’a gitmek üzere, Pozantı’ya doğru hareket eder. Atatürk 18 Mart günü Pozantı'ya vardığında Ruslar Muş, Van ve Hakkari'yi işgal etmişlerdir. (Muş 7 Ağustos 1916 günü Atatürk komutasındaki kuvvetler tarafından kurtarılmıştır.) Pozantı'dan sonra araba ile yola devam eden Atatürk, 19 Mart günü Halep'e ulaşır. Buradan tekrar trene binerek Resulayn'a (Ceylanpınar) geçer. 24 Mart günü Ceylanpınar'dan otomobil ile  Mardin'e geçen Atatürk 26 Mart günü Mardin'den Diyabakır'a doğru yola çıkar. 27 Mart günü (bazı kaynaklara göre 26 Mart) Diyarbakır'a ulaşır. Diyarbakır'da iken, 1 Nisan günü tuğgeneralliğe (mirliva) yükseltilir.

Diyarbakır’da 16. Kolordu Karargahı kurulmuş, çalışmalara başlamıştır. Atatürk, Diyarbakır surlarının ikibuçuk kilometre güneyinde, Dicle sahillerine yaslanmış, bir köşkte kalır. Semanoğlu Köşkü adıyla bilinen Köşk’ün geniş bir avlusu, kemerli bir eyvanı vardı. Diyarbakır’ın kendine özgü siyah ve beyaz taşlarından yaptırılan Köşk’ün üst katı Atatürk’ün çalışma ve yatak odası için ayrılmıştı. Alt katta mutfak ve yaver odaları vardı. Selsebilden suların döküldüğü havuzlu eyvanda çoğu zaman çaylar içiliyor, günlü konuşmalar yapılıyordu.

Atatürk 9 Nisan günü Bitlis Cephesi'ne gider. Bitlis, Siirt ve Silvan bölgesindeki askeri birliklerde denetlemelerde bulunduktan sonra 20 Nisan günü Diyarbakır'a döner. 23 Mayıs günü 2. Ordu Kurmay Başkanı Albay İsmet (İnönü) Bey Atatürk'ü ziyaret eder.

3 Haziran günü, 16. Kolordu Karargahı Silvan'a nakledilir. 5 Haziran'da Muş Cephesi'ni denetlemek üzere Silvan'dan ayrılan Atatürk, 20 Haziran günü tekrar Silvan'a döner.

27 Temmuz günü Atatürk'e Birinci Dünya Savaşı ve özellikle Çanakkale Muharebelerindeki üstün başarıları nedeniyle Avusturya-Macaristan Hükümeti'nce "Üçüncü Rütbeden Muharebe Liyakat Madalyası" verilir.

29 Temmuz günü, 2. Ordu Komutanı Ahmet İzzet Paşa ile Kurmay Başkanı İsmet (İnönü) Bey, Silvan'a gelerek Atatürk ile görüşürler.

2 Ağustos günü Bitlis ve Muş yönüne doğru taarruza geçen Atatürk Komutasındaki birlikler, 7 Ağustos günü Muş'u, 8 Ağustos günü ise Bitlis'i Rus işgalinden kurtarırlar. 18 Ağustos günü askeri harekatı yakından takip etmek için Silvan'dan ayrılan Atatürk, 25 Eylül'e kadar cephede kalır. 30 Eylül günü Silvan'dan Madam Corinne'ye gönderdiği mektupta Atatürk şöyle yazıyordu:

-...Kıymet verdiğimiz insanlarla birlikte ateşe ve ölüme göğüs germek ne zevk!

Atatürk Bitlis Cephesi'ni denetlemek üzere beraberinde 5. Tümen Komutanı Ali Fuat (Cebesoy) ile birlikte 7 Kasım günü Silvan'dan ayrılır. Silvan'a tekrar dönüşü 22 Kasım'da olur.

Atatürk 3 Aralık günü, Arıburnu Muharebelerine ait belge ve notlarını rapor halinde yazmaya başlar.

12 Aralık günü Atatürk'e Muş ve Bitlis cephelerindeki başarıları nedeniyle "İkinci Rütbeden Mecidi Nişanı" verilir. (25 Aralık 1906 yılında verilen Beşinci Rütbeden Mecidi Nişanını takiben üstün başarıları nedeniyle Dördüncü ve Üçüncü Rütbeden Nişan süreleri beklenmeksizin İkinci Rütbeden Mecidi Nişanı verilmiştir.) Ayrıca aynı gün Atatürk, karargahı Sekerat'ta bulunan (Kovancılar ilçesine bağlı Yazıbaşı Köyü) 2. Ordu Komutanlığına vekaleten atanır.

Atatürk 14 Aralık günü Silvan'dan ayrılarak Diyarbakır'a gelir. 15 Aralık günü ise Ergani'ye geçer. 16 Aralık günü Sekerat'ta bulunan 2. Ordu Karagahı'na ulaşır.

2 Ocak günü Ahmet İzzet Paşa'nın izinden dönmesi üzerine Vekillikten ayrılır ve tekrar Silvan'a döner.

Atatürk 17 Şubat günü Hicaz Kuvve-i Seferiye Komutanlığına atanır.

21 Şubat günü Şam'a gitmek üzere Diyarbakır'dan ayrılır.

 

 

 

 

11 MART 1917 - 9 TEMMUZ 1917

Atatürk, 7 Mart 1917 günü Diyarbakır'daki 2. Ordu'ya vekaleten komutan olarak atanır. Atatürk 11 Mart günü Diyarbakır'a gelir. Mardin Kapısı dışında bulunan Pamuk Köşküne yerleşir. 16 Mart günü 2. Ordu Komutanlığı görevine asaleten atanır. 14 Mayıs günü Muş'u ikinci defa düşman işgalinden kurtaran Atatürk,  Yıldırım Orduları Grubu Komutanlığına bağlı olarak Halep'te oluşturulması kararlaştırılan 7. Ordu Komutanlığına atanması üzerine, İstanbul'a gitmek üzere 9 Temmuz 1917 günü Diyarbakır'dan ayrılır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

15 KASIM 1937 - 16 KASIM 1937

 

Cumhuriyet’in ilanından birkaç yıl sonra, Diyarbakırlılar, Atatürk’ün Diyarbakır’a ilk gelişinde kaldığı Semanoğlu Köşkü’nü, Atatürk’e armağan olarak sunmayı kararlaştırırlar. Belediye Meclisi 5 Nisan 1926 günü toplanarak çoğunlukla, Atatürk’ü fahri hemşehriliğe seçer ve bu kararı telgrafla Atatürk’e bildirdiler. Atatürk, aynı gün gönderdiği telgrafla memnuniyetini bildirir:

Diyarbakır Belediye Reisi Nazım Beyefendi’ye

Muhterem Diyarbakır halkının beni fahri hemşehri olarak intihap etmek suretiyle hakkımda gösterdikleri kadirşinaslıktan mütehassis oldum. Hemşehrilerime selam ve muhabbetlerimin iblağını rica ederim. 5 Nisan 1926

Reisicumhur Gazi Mustafa Kemal

Ayrıca Belediye’nin aldığı bir kararla 5 Nisan Diyarbakır’da "Atatürk Günü" olarak ilan edilmiştir.

 

 

                                                                                                                                        Semanoğlu Köşkü

 

1937 yılı Kasım ayının başında Doğu Gezisine çıkan Atatürk’ün Diyarbakır’a geleceği haber verilmişti. Atatürk, 15 Kasım 1937 Pazartesi günü akşamı Diyarbakır’da olacaktı. O gün, Diyarbakır Bölgesi Genel Müfettişi Abidin Özmen, Diyarbakır Valisi Mithat Altıok, İl Jandarma Komutanı ile birlikte, Atatürk’ü karşılamak üzere Maden ilçesine gitmişlerdir. Saat 18:00 de Atatürk’ün özel treni Diyarbakır istasyonuna girer. Trenden ilk olarak Atatürk, ardından Başbakan Celal Bayar, Müfettiş Abidin Özmen iner. Öteki vagondaki konuklar da birer birer inerler: Pilot Sabiha Gökçen, İçişleri Bakanı Şükrü Kaya, Bayındırlık Bakanı Ali Çetinkaya, Tunceli Genel Müfettişi General Abdullah Alpdoğan, Milletvekillerinden Ali Kılıç, Recep Peker, Salih Bozok, Cevat Abbas Gürer, Dr. Neşet Ömer İrdelp, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri Hasan Rıza Soyak, Başyaver Celal Üner, Muhafız Komutanı İsmail Hakkı Tekçe ve daha başka konuklar..

Kısa süren bir yemek arasından sonra, saat 21'de Halkevine gelir. Burada şerefine verilen konseri dinleyen Atatürk, konser sonunda kendisini alkışlayan Diyarbakırlılara şu karşılığı verdi:

Yirmi yıl sonra, tekrar Diyarbakır’da bulunuyorum. Dünyanın en güzel ve en modern bir binası içinde, modern, nefis bir müziği dinleyerek, beşeriyetin medeni bir halkı huzurunda, halkın bu evinde, duyduğum bu zevk ve saadetin ne kadar büyük olduğunu elbette taktir edersiniz. Bunu kaydetmekle bahtiyarım.

Halkevindeki konuşmadan sonra Orduevine gelen Atatürk’ü burada Korgeneral Galip Deniz karşılar ve binayı gezdirir. Orduevinden sonra Vali Konağına giden Atatürk burada dinlenir.

Atatürk, ertesi gün Salı sabahı saat 9'da, Diyarbakır’ı gezmeye çıkar. Önce Vilayette bölge valileri ile bir toplantı yapar, daha sonra, Diyarbakır Üniversitesi için ayrılan arsa gezilir. Atatürk, Diyarbakır’da kurulacak üniversitenin bir an önce gerçekleşmesini istiyordu. Buradan Kolordu Merkezine geçer, bir ara halkın arasında yürüdü. Hükümet Parkına geldiği zaman otomobiline binerek, kendisine armağan edilen köşke hareket eder. Atatürk, Köşkte bir saate yakın kalır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

Diyarbakır’a dönüşte Urfa kapısından şehre girerler. Surların bu kapısı Artukoğulları devrinden kalmıştı. Demir, işlemeli, sağlam bir kapıydı. Atatürk, otomobilden inerek kapıyı inceler, çok beğenmiştir. Buradan uçak alanına giderek, ilgililerden bilgi alır. O gün saat 15'te Diyarbakır-Irak-İran demiryolları inşaatı temel atma töreni yapılır. Törende Abidin Özmen ve Ali Çetinkaya birer konuşma yaparlar. Saat 17'de Vali Konağındaki çay ziyafetine katılan Atatürk, saat 18.00'de istasyona gelir ve Elazığ'a gitmek üzere Diyarbakır'dan ayrılır.

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

DİYARBAKIR' DA ÇEKİLMİŞ FOTOĞRAFLARI

 

 

Kaynaklar:

1- Mehmet Önder, Atatürk'ün Yurt Gezileri, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Birinci Baskı, 1975

2- Utkan Kocatürk, Doğumundan Ölümüne Kadar Kaynakçalı Atatürk Günlüğü, Atatürk Araştırma Merkezi, Ankara, 2007

3- Fotoğraflarla Atatürk, Genelkurmay Personel Başkanlığı, Askerî Tarih ve Stratejik Etüt (ATASE) Daire Başkanlığı Yayınları, 2015

4- Erol Mütercimler, Fikrimizin Rehberi, 2008

5- Andrew Mango, Atatürk, 2004