Atatürk, Niğde’ye ilk olarak 5 Şubat 1934’te gelmiştir. Atatürk, 14 Ekim 1924’te eşi Latife Hanımla birlikte Kayseri’de iken Niğde Valisi Asım Bey Başkanlığındaki bir Niğde heyeti, Kayseri’ye gelerek, Atatürk’ü şehirlerine davet etmişlerse de bu mümkün olmamış, Atatürk Niğdelilere ilk fırsatta geleceğini söylemiştir. Bu davetler giderek artmış sonunda yine Kayseri’deyken 5 Şubat 1934 günü özel trenin yolu Niğde’ye çevrilmiştir. Şöyle ki: 1 Şubat 1934 sabahı Atatürk, yanında Prof. Afet İnan, milletvekillerinden Kılıç Ali, Ruşen Eşref (Ünaydın), Falih Rıfkı (Atay) ve başkaları olduğu halde otomobillerle Kırşehir’e gelmiş, buradan Yozgat’a ve Kayseri’ye geçmiştir. 5 Şubat 1934 günü öğleden sonra Atatürk yanına Kayseri Kolordu Komutanı Abdurrahman Nafiz (Gürmen) ve 41. Tümen Komutanı Ali Rıza (Artunkal) ‘ı da alarak, Niğde’ye hareket eder ve saat 20:30’da Niğde’ye gelir. Niğde o gece tümüyle İstasyondadır. Niğde Valisi Ziya (Tekeli), Belediye Başkanı Dr. Hüseyin (Ülkü), Niğde Milletvekili Halit (Mengi) ile Niğde ileri gelenleri, öğretmen ve öğrenciler, kalabalık bir halk topluluğu Atatürk’ü coşkun gösterilerle karşılarlar. İstasyon’da kısa bir duraklamadan sonra, otomobillere binerek doğruca Halkevine gelen konuklar, burada ağırlanır ve sofraya otururlar. Yemekteyken, Niğde sorunları hakkında Atatürk’e gerekli bilgiler verilir. Niğde’nin meyvalarının bol olduğu, ancak ihraç imkanlarının olmadığı söylenir. Bu ürünlerin değerlendirilmesi için fabrikalar istenir. Niğde Milletvekili Halit (Mengi), Niğde’ye bağlı Ulukışla ilçesi Çiftehan bucağında şifalı su (Kaplıca) nın pek ilkel olduğunu, sağlığa yararlı bu kaplıcanın geliştirilmesi gerektiğini söyler. Atatürk, bununla çok ilgilenir ve:
-Yarın Çiftehan’a gidelim ve kaplıcayı görelim der. Bir ara, Niğde ve çevresine yerleştirilen Rumeli göçmenleri konusunda bilgi alır. Vali Ziya (Tekeli), göçmenlerin tamamen yerleştirildiğini, durumlarının çok iyi olduğunu, işleriyle uğraştıklarını söyleyince Atatürk memnun olur. Halkevindeki konuşmasında Atatürk şunları söyler:
-Milletimizin yüksek karakterini, yorulmaz çalışkanlığını, fıtri zekâsını, güzel sanatlara ilgisini, ilme bağlılığını ve milli birlik duygusunu mütemadiyen ve her türlü vesile ve tedbirle besleyerek inkişaf ettirmek lazımdır, işte bunlar milli kültürümüzdür. Bu da halkevlerinde gelişecektir.
Halkevindeki yemekten sonra (Orduevine) geçilir. Atatürk, burada bir kahve içerek komutanlarla görüşmeler yapar. Vakit çok geç olmuştur. Hep birlikte İstasyon’a gelirler. Geceyi trende geçiren Atatürk, ertesi günü, 6 Şubat 1934 sabahı Niğde’de otomobille kısa bir gezinti yapar ve daha sonra trene binerek Ulukışla’ya hareket eder. Atatürk, yolda Çiftehan İstasyonunda duraklayarak, kaplıcayı gezer. Niğde Valisinden Kaplıca’nın sağlığa elverişli bir duruma getirilerek vatandaşların rahatça faydalanmalarının sağlanmasını ister. Ve Konya'ya doğru yoluna devam eder.
NİĞDE' DE ÇEKİLMİŞ FOTOĞRAFLARI
Kaynaklar:
1- Mehmet Önder, Atatürk'ün Yurt Gezileri, Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Birinci Baskı, 1975
2- Utkan Kocatürk, Doğumundan Ölümüne Kadar Kaynakçalı Atatürk Günlüğü, Atatürk Araştırma Merkezi, Ankara, 2007
3- Fotoğraflarla Atatürk, Genelkurmay Personel Başkanlığı, Askerî Tarih ve Stratejik Etüt (ATASE) Daire Başkanlığı Yayınları, 2015
4- Erol Mütercimler, Fikrimizin Rehberi, 2008
5- Andrew Mango, Atatürk, 2004